herkes güzel manzaralar keşfederken ben merdiven boşluğunu seyretmekteyim. herkesin ara sokakları okyanusa açılırken ben her seferinde ummanda buldum kendimi. o ummanda bazen karşılaştığım seraplar. dissosiyatif bozukluklar. kendini bulamamak. toplumda yer etmiş kişilikli olma hadisesi bazı insanlar için farklı anlamlar teşkil ediyor. kimi birden çok kişilik buluyor bedeninde. biri bile ağır gelirken.
hangi kişilikle arkadaşsın? hangisiyle işveren? hangisiyle sevgili? hangisiyle evlat? bu oyunu çözdükten sonra bunlardan her biri anlamsız geliyor. kimin aklında nasıl yer etmek istiyorsan öyle oluyorsun bir süre sonra. dandik bir adam mı gördün? ver onla baş edecek kişiliğini. senden ömrü boyunca nefret etsin. nabza göre şerbet verme olayı o kadar rutin ki, biliyorsun artık kimin neyi ne kadar seveceğini. hiçbiri seni tanımıyor. tanıdığını sanıyor. hoş sen de kendini tanımıyorsun. niçe abimizin bir sorusu vardı sanırım. kendinle baş başa kalınca hangi dilde konuşursun diye. yıllardır bu sorunun cevabını arıyorum. fakat gözlemlediğim kadarıyla çok kırıcı oluyor insan böyle bir meksika açmazında bulunca kendini. ağaçların bile kişiliğinin olduğunu bildiğin bir evrende kendini kişiliksiz bulmak -zira çok kişilik kişiliksizlikle eşdeğer- müthiş bir özsaygı eksikliği yaşatıyor insana.
oturuyorum öylece laf lafı açıyor. ölmüş bir sigaraya yakılmış ağıttır söylediklerim. yana yana kül olmuş. siz izmaritle yetiniyorsunuz. bir zamanlar sigaraydım. zaman çabucak geçmiş. sen yine bulamamışsın beni. aşık weysel bulamamış kendini be. ben nasıl bulayım kendimi amına koyim. görmeyen gözleri, gören bir varoluşa itti onu. o söylemiş;
varlığım yokluğum bir veysel adım,
gök kubbede kalacaktır ses kadim
elli üç yıl kendi kendim aradım
hiçbir türlü bulamadım ben beni
anadolu çok garip bi yer. mesela mahzuni baba da " hak bana bir ömür vermiş.boşu boşuna." demiş. bugüne kadar hiçbir felsefe okuması yapmasaydım. sadece türkü dinleseydim de aynı birikime varırdım diye düşünüyorum bazen. ve ben ne adam akıllı türkü dinlemeyi becerebildim, ne adam akıllı felsefe okumayı. ben her şeyden biraz birazım. her şeyden hiç'im!
siz hiç düşünürken kustunuz mu?